Monday, April 30, 2007

İyi ki Bahis Oynamıyorum

Ben bu hafta sonu karar verdim. Bu ülkede iki dans etmeye gelmiyor.Cuma günü öğleden sonra meclisteki görüntüleri izlerken uyuyakaldım.Keza bütün milleti germeyi başaran fakat kendisi her türlü durumda soğukkanlılığını korumayı başaran sayın Arınç, meclisteki CHP'li vekillere oy işlemi sırasında ‘Kalkın oradan, kalkın efendim sizi görevlendirmedim ben!’ diye söylenmekteydi.Aynı zamanda diskocular chplileri salondan çıkarmaya uğraşmakta, Arınç da uykumda olduğum için sonradan öğrendiğim yoklamaya chplileri yazmak derdindeydi.Sayın Arınç’ın gittikçe sakinleşen sesi sanki ülkemde harikulade bir huzur varmışçasına öğle uykusuna yatırdı beni.(Kendisine not: Eğer gün olur da politikadan vazgeçerse, masal anlatıcısı olarak iş bulabileceğine inanıyorum, gerçi değişik bir şey yapıyor sayılmaz.) Her neyse, kalktım dışarı çıktım.Yurtdışından gelen misafirlerimi eğlencelere götürdüm. Türkiye’nin son durumlarını sordular, takip ediyoruz dediler.Söylendim de söylendim.Dinlediler.Gece geç saatlerde eve geldim.Ne var ne yok diye msni açtım.Bir öğrendim ki TSK gece on birde bir bildiri yayınlamış.Tabii, bildiri. ‘TSK muhtıra yayınladık demedi.Biz diyoruz muhtıra diye.Belki hiç memnun değiller muhtıra diye yorumlanmasından nereden biliyoruz?’ Lafını da Habertürk’un yayın yönetmeni Melih Meriç’ten çaldım.Hakkını yemeyeyim.Kendisini bu aralar çok sık takip ediyorum.Nedendir bilmem gencimiz Haberturk’de bilgisayar bozulsa ekrana çağırılan bir isim.Özel hayatı yok, sanırım uyumuyor da.Değerini kavramaya çalışıyorum. Öyle incileri oluyor ki bazen kahkahalara boğuluyorum, bazen de ‘hımmm’lıyorum.Böylesine şen ve enerjik bir arkadaşımız.Kendisinin, bu yorumuna kadar bu globalizm darbesidir, asker demokrasi zarar görmesin diye yapabileceğinin en hafifini yapmıştır ama vallahi darbe gibi bir şey bu diye konuşmaktaydım.Utanmıyorum da dile getirmekten fena yorumlar değilmiş.Melih'in optimistliğinden etkilenmişim demek ki. Zaten herkes kendinden o kadar emin konuşuyor ki bir ben resimdeki maymun gibi sürekli şaşırma halindeyim.

Asıl konu ki şimdi balıklama girmek üzereyim, girdim.Hafta sonu bütün işlerimin yanı sıra gelişmeleri de takip etmem ve ne tahmin ettiysem aksinin çıkması.

Ben de bu durumu şöyle yorumladım. Blog işini bırakıyorum.Hayır, yanıldınız şaka, latife, bırakmıyorum.Milyonlarca insan mitinglerde toplanıyor hükümet bir geri adım atmıyor, iki tahminim arkadaş çevresinde yanlış çıktı diye blog mu bırakacağım, hayır TMSF el koyana kadar devam.Yorumum ise şudur. Öncelikli olarak Sayın Gül adaylıktan çekilmeyerek, AKP'nin kararlılığını ortaya koymuş, seçimlerde daha fazla oy almak için uğraşmayı planlamaktadır.TSK’nın yayınladığı bildiri Anayasa mahkemesinin kararını etkiler mi bilmiyorum.Ama kanımca AKP anayasa mahkemesinden çıkacak kararın, cumhurbaşkanlığı seçiminin halkın yapacağı yönünde olduğuna kesin gözüyle bakıyor.Bu yüzden de karizmayı çizmemek için, nasıl olsa iptal olacak seçimler, asılmaya devam edelim arkadaşlar diye düşünerek seçimlerden oy bekliyor.Bu sırada Sayın Erdoğan evinden pek fazla dışarı çıkmayarak, hanımına Sayın Arınç’ı şikayet etmekle meşguller. Çağlayan çağlıyor.Bu sefer medya günah çıkarıyor.Mitingin barışçı, demokratik bir yürüyüş olduğu nihayet anlaşılıyor.Bu durum da kanımca kalabalıklar açısından tarihe geçiyor.Böyle giderse seçim olacak gibi görünüyor.Yabancı basın beni çok şaşırtıyor, sanırım zaten ülke gergin bir de biz sinirlendirmeyelim diye düşünmüş olacaklar ki alttan alıyorlar. Pazartesi oldu .Birinin beni politikadan uzaklaştırıp tamamen tezime yönelmem konusunda ikna etmeli.Yoksa durum fena, bir de Allah’ım sen bu sefer tahminlerimi tuttur, rezil oluyorum mütemadiyen.

No comments: